Uluslararası Su Kaynakları Birliği (IWRA) tarafından düzenlenen Dünya Su Kongresi, bu yıl Fas'ın Marakeş şehrinde gerçekleştiriliyor. 1973 yılından bu yana düzenlenen kongre, dünya genelinde su alanındaki deneyimlerin ve gelişmelerin paylaşılması amacıyla önemli bir platform sağlıyor. Su kıtlığı, iklim değişikliği ve insan faaliyetlerinin su kaynakları üzerindeki etkileri gibi konuların ele alındığı kongre, bu yıl "Değişen Dünyada Su: Yenilik ve Adaptasyon" temasıyla dikkat çekiyor. Katılımcılar, suyun doğal ekosistemler, enerji, tarım ve diğer insan faaliyetleriyle olan ilişkisini tartışarak, bu alandaki yenilikçi çözümler üzerinde fikir alışverişinde bulunacak.

Kongreye 100'e yakın ülkenin katılması bekleniyor. Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, 4 Aralık Perşembe günü kongreye katılarak mevkidaşlarıyla ikili görüşmeler gerçekleştirecek. Bu görüşmelerin, uluslararası işbirlikleri ve su yönetimi konusunda önemli adımlar atılması açısından büyük öneme sahip olduğu düşünülüyor. Türkiye, su kaynaklarının yönetiminde ve geliştirilmesinde önemli projelere imza atmış bir ülke olarak, bu kongredeki varlığıyla uluslararası düzeyde daha fazla görünürlük kazanmayı hedefliyor. Bu çerçevede, Türkiye'nin su politikaları ve projeleri üzerine yapılan sunumlar, diğer ülkelerle paylaşılacak.

Kongrenin fuar alanında Türkiye pavilyonu dikkat çekiyor. Burada, Türkiye'nin mega su yatırımları, sulama projelerindeki paradigma değişimi ve tarımsal iklim değişikliği perspektifinde risk azaltım uygulamaları gibi konularda sunumlar yapılacak. Ayrıca, sınır ötesi işbirliği faaliyetleri ve 5. İstanbul Uluslararası Su Forumu tanıtımları da gerçekleştirilecek. Bu tür etkinlikler, Türkiye'nin su yönetimi konusundaki deneyimlerini uluslararası alanda paylaşma fırsatı sunuyor. Türkiye'nin su konusundaki yenilikçi yaklaşımı, diğer ülkeler için de örnek teşkil edebilir.

Dünya Su Kongresi'nin 5 Aralık'ta gerçekleştirilmesi planlanan kapanış oturumunda, bir sonraki kongrenin nerede yapılacağına dair karar verilecek. Bu önemli duyurunun ardından, 20. Dünya Su Kongresi'ni düzenleyecek ülke ile Fas arasında "Bayrak Devir Teslim Töreni" gerçekleştirilecek. Bu süreç, sadece bir kongrenin yerini belirlemekten öte, su kaynaklarının yönetimi ve korunmasına yönelik uluslararası işbirliğinin de bir göstergesi olacak. Su sorunlarının giderek daha fazla önem kazandığı günümüzde, bu tür kongrelerin düzenlenmesi hayati bir ihtiyaç haline gelmiştir.

Bakan İbrahim Yumaklı, İstanbul'un 2027 yılında gerçekleştirilecek 20. Dünya Su Kongresi için en güçlü adaylardan biri olduğunu vurguladı. İstanbul'un su medeniyetinin başkenti olarak, bu kongreye ev sahipliği yapmasının büyük bir anlam taşıdığına inandığını belirtti. Medeniyetlerin ve kıtaların buluşma noktası olan İstanbul, su sorunları gibi kritik konuların uluslararası düzeyde tartışıldığı toplantılara ev sahipliği yapma noktasında da zengin bir geçmişe sahip. Bu bağlamda, İstanbul'un su sorunlarını ele almak için bir merkez olarak konumlanması, şehrin uluslararası alandaki önemini artırabilir.

Kongrenin İstanbul'da yapılması, sadece Türkiye için değil, dünya genelinde su yönetimi ve sürdürülebilirlik konularında önemli bir etki yaratabilir. İstanbul, tarihi ve kültürel zenginlikleriyle dikkat çekerken, aynı zamanda su kaynaklarının korunması ve yönetimi konusundaki deneyimleriyle de dünya genelinde bir örnek teşkil edebilir. Bu tür büyük etkinliklerin İstanbul'da düzenlenmesi, şehrin küresel sorunlara çözüm arayışında önemli bir aktör olmasını sağlayabilir. Böylece, İstanbul uluslararası düzeyde su politikalarının şekillendirilmesinde daha etkin bir rol oynayabilir.

Sonuç olarak, 2027 Dünya Su Kongresi'nin İstanbul'da yapılmasının önemi, sadece su yönetimi konusundaki deneyimlerin paylaşılmasıyla sınırlı kalmayacak. Aynı zamanda bu kongre, İstanbul’un uluslararası platformda daha görünür hale gelmesine ve su alanındaki sorunların çözümüne yönelik küresel işbirliğinin güçlenmesine katkıda bulunabilir. Su krizinin giderek derinleştiği günümüzde, bu tür kongrelerin önemi her geçen gün artıyor. İstanbul'un bu kongreye ev sahipliği yapma potansiyeli, hem Türkiye hem de dünya için büyük bir fırsat sunuyor.