Marmara Bölgesi, Ekim 2024 ve Ekim 2025'te kaydedilen yağış miktarları ile son yılların en yüksek ekim yağışlarını deneyimledi. Meteoroloji Genel Müdürlüğü tarafından açıklanan verilere göre, Ekim ayı yağış ortalaması, uzun yıllar ortalamasının oldukça üzerinde, 72 milimetre olarak ölçüldü. Bu artış, bölgedeki iklim değişikliklerinin ve hava sistemlerindeki farklılıkların bir yansıması olarak değerlendiriliyor. Özellikle Çanakkale ve Balıkesir çevrelerinde, yağış miktarlarının yüzde 100'ün üzerinde artış göstermesi dikkat çekti.
Son 10 yıl içindeki bu rekor yağış miktarları, Balıkesir, Bilecik, Bursa, Çanakkale, Edirne ve Yalova gibi illerde belirgin şekilde hissedildi. Kocaeli'de son 15 yıl, Sakarya'da ise son 12 yılın en yüksek yağışları kaydedildi. İstanbul, Kocaeli, Yalova, Bursa ve Balıkesir çevrelerinde yağışlı gün sayıları 15 ila 20 gün arasında değişiklik gösterdi. Bu durum, bölgedeki tarım faaliyetleri ve su kaynakları açısından önemli bir etki yaratmakta.
Meteoroloji mühendisi Adil Tek, ekimdeki yağışların artışını değerlendirdiği açıklamalarda, Marmara Bölgesi'nde, Akdeniz ve Karadeniz genelinde yağışların uzun yıllar ortalamasının üzerine çıktığını belirtti. Tek, Orta Akdeniz’den gelen hava sistemlerinin etkili olduğunu ve bu sistemlerin sayısının artmasının yağışları artırdığını vurguladı. Özellikle sonbahar aylarında bu tür sistemlerin sıkça görüldüğünü ifade eden Tek, bu yıl yaşanan artışın iklim değişikliği ile ilişkili olabileceğini aktardı.
Ekim ayı yağışlarının, geçen yılın aynı dönemine göre de arttığını kaydeden Tek, ölçülen yağış miktarının metrekarede 96 kilogram olarak belirlendiğini açıkladı. Ancak Kasım ayının, beklenen yağış miktarının oldukça altında geçtiğini ve bu durumun baraj doluluk oranları ile tarımsal su ihtiyacı açısından risk oluşturduğunu belirtti. Sonbaharın bu dönemi, kurak bir kışa hazırlık açısından endişe verici bir tablo çiziyor. Özellikle uzun yıllar ortalamasına göre Kasım ayındaki yağış miktarının 25 kilogramda kalması, tarımsal faaliyetleri olumsuz etkileyebilir.
Vatandaşlar, artan yağışların etkilerini farklı şekillerde hissetmeye başladı. Özellikle tarım sektörü, bu yağış artışını memnuniyetle karşılarken, bazı bölgelerde ise aşırı yağışlar sel riskini artırdı. Çiftçiler, bu durumu sulama ihtiyaçlarının karşılanması açısından olumlu bulsalar da, aşırı yağışların getirebileceği zararlar konusunda endişeliler. Ayrıca, su kaynaklarının yönetimi ve baraj doluluk oranları, bu süreçte dikkatle izlenmesi gereken konular arasında yer alıyor.
Geçmiş yıllarda Marmara Bölgesi, iklim değişikliği ve hava durumu değişiklikleri nedeniyle sık sık kuraklık ve aşırı yağışlar yaşadı. Bu bağlamda, son yıllarda gözlemlenen iklim anomalleri, meteorolojik verilerle destekleniyor. 2020 ve 2021 yıllarında yaşanan kuraklık, tarım sektörü üzerinde derin etkiler bırakmıştı. Bu nedenle, bu yılki yağışlar, geçmişteki olumsuz deneyimlerin ardından büyük bir umut kaynağı olarak görülüyor.
Sonuç olarak, Marmara Bölgesi’nde Ekim ayı yağışlarının son 10 yılın rekorunu kırması, hem olumlu hem de olumsuz etkilere yol açmakta. Önümüzdeki dönemde, yağışların artması, tarımsal sulama için umut verirken, aşırı yağışlar ve kuraklık dönemleri arasında dengenin sağlanması büyük bir önem taşıyor. Adil Tek'in belirttiği gibi, kış mevsimi boyunca baraj doluluk oranları açısından bir rahatlama sağlanabilir fakat uzun vadede iklim değişikliği ile mücadele edilmeksizin, su kaynakları ve tarımsal faaliyetler üzerinde ciddi tehditler devam edecektir. Bu noktada, bölge halkının ve yetkililerin bilinçli ve sürdürülebilir bir su yönetimi politikası geliştirmesi hayati önem taşımaktadır.
Yorumlar
Toplulukla düşüncelerini paylaş
İlk yorumu sen yaz.