Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, İstanbul Sanayi Odası (İSO) Meclisi Kasım Ayı Olağan Toplantısı'nda Türkiye'nin enerji ihtiyaçlarını karşılamak için gerçekleştirilen yenilikçi projeleri ve hedefleri detaylandırdı. Bakan, Türkiye'nin son 23 yılda büyük bir ekonomik dönüşüm yaşadığını ve bu sürecin enerji alanında da önemli yansımaları olduğunu vurguladı. Türkiye'nin enerji ihtiyacının artışını desteklemek amacıyla yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarının geliştirilmesi gerektiğine dikkat çekti. Bayraktar, dünya genelinde enerji talebinin hızla arttığını ve Türkiye'nin de bu küresel trende uyum sağlamak zorunda olduğunu ifade etti.

Bayraktar, Türkiye'nin son yıllardaki ekonomik büyümesine paralel olarak enerji talebinin de önemli ölçüde arttığına değindi. "Enerjide üçlü bir zorlukla karşı karşıyayız" diyen Bakan, bu zorlukları artan enerji talebi, dışa bağımlılık ve iklim değişikliğiyle mücadele olarak sıraladı. Türkiye'nin 2050 yılına kadar elektrik tüketiminin 350 teravatsaatten 1050 teravatsaat seviyesine çıkmasının öngörüldüğünü belirtti. Bakan, Türkiye'nin enerji ithalatına 1 trilyon dolardan fazla harcama yaptığını ve bu durumun sürdürülebilir olmadığını vurgulayarak, yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırım yapmanın önemini dile getirdi.

Konuşmasında, Türkiye'nin yenilenebilir enerji hedefleri ve bu hedefler doğrultusunda yapılması gereken yatırımlar hakkında da bilgi verdi. Bayraktar, mevcut 38-39 bin megavatlık kurulu gücün yaklaşık 30 milyar dolarlık bir yatırım gerektirdiğini ifade etti. Her yıl en az 8-9 bin megavatlık yeni güneş ve rüzgar enerjisi kurulu gücünün sisteme dâhil edilmesi gerektiğini belirten Bakan, bu yatırımların enerji bağımsızlığını artıracağını ve Türkiye'nin enerji verimliliğini destekleyeceğini kaydetti. Ayrıca, 2024-2030 dönemi için belirledikleri hedeflerin de oldukça iddialı olduğunu söyledi.

Bakan Bayraktar, Türkiye'nin enerji kaynaklarını yerli ve yenilenebilir hale getirme çabalarının yanı sıra, doğal gaz ve petrol arama stratejilerinin de geliştirildiğini hatırlattı. Karadeniz'de gerçekleştirilen doğal gaz keşiflerinin, Türkiye'nin enerji tarihinde önemli bir dönüm noktası olduğunu belirten Bayraktar, bu keşfin Türkiye'nin doğal gaz ihtiyacının önemli bir bölümünü karşılayacağını vurguladı. Ayrıca, Diyarbakır'da başlatılan petrol arama çalışmalarının da bölgede büyük bir ekonomik potansiyel yaratacağını ifade etti. Gabar bölgesinde yapılan çalışmalara dikkat çeken Bakan, bu projelerin Türkiye'nin enerji bağımsızlığına katkı sağlayacağını söyledi.

Diyarbakır'daki petrol arama projelerine ilişkin daha fazla ayrıntı veren Bayraktar, bu çalışmaların 4 blokta yürütüldüğünü ve yerli kaynakların kullanımıyla Türkiye'nin enerji harcamalarının önemli ölçüde azalacağını belirtti. "Diyarbakır'ın adeta bir petrol şehrine dönüşeceği bir sürece doğru giriyoruz" ifadeleriyle bu projelerin bölge ekonomisine yapacağı katkıyı vurguladı. Bakan, Türkiye'nin doğal zenginlikleriyle enerji alanında daha bağımsız bir konuma gelmesinin önemine işaret etti.

Bakan Bayraktar, Türkiye'nin maden çeşitliliği açısından dünyanın en zengin ülkelerinden biri olduğunu, ancak madenlerde net ithalatçı konumda bulunduğunu belirtti. Madencilik sektöründe yerlileşme ve katma değerli üretim hedeflerinin öncelik taşıdığını ifade eden Bayraktar, Türkiye'nin yer altı kaynaklarının ekonomiye kazandırılması gerektiğine dikkat çekti. "Hedefimiz, mevcut madenlerimizi çevreyle uyumlu bir şekilde kazandırmak" diyen Bakan, madenlerin enerji dönüşümü açısından stratejik bir rol oynadığını vurguladı.

Toplantıda, Türkiye'nin yenilenebilir enerji yatırımlarında yerlileşmenin önemine de değinildi. Bayraktar, Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanları (YEKA) modelinin bu doğrultuda önemli bir adım olduğunu belirtti. Enerji arz güvenliğini güçlendirmek amacıyla atılan adımların, Türkiye'nin enerji bağımsızlığını artıracağını ve sürdürülebilir bir büyüme için kritik öneme sahip olduğunu ifade etti. Türkiye'nin yer altı kaynaklarına dair algının değişmeye başladığını belirten Bakan, bu değişimin ekonomik büyümeye önemli katkılar sağlayacağını söyledi.

Son olarak, İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan da Türkiye'nin enerji dönüşüm vizyonunun önemine vurgu yaptı. Bahçıvan, Türkiye'nin enerjideki dönüşümünü güçlü bir kalkınma fırsatı olarak gördüklerini belirtti. Ayrıca, sürdürülebilir büyümenin ön koşulunun enerji arz güvenliği olduğunu ifade etti. Bahçıvan, sanayicilerin enerji dönüşüm sürecinde üzerlerine düşen sorumlulukları yerine getirmeye hazır olduklarını ve bu süreçte yer alacaklarını dile getirdi. Türkiye'nin enerji alanındaki hedeflerinin, hem ekonomik büyümeye hem de çevresel sürdürülebilirliğe katkı sağlamak açısından kritik önemde olduğu açıkça görülmektedir.