Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Plan ve Bütçe Komisyonu, 2026 yılı bütçesi için yaklaşık 40 gün süren bir maratonu geride bıraktı. Bu süreçte 21 birleşim ve 77 oturum gerçekleştirildi. Milletvekilleri, toplamda 1353 söz talebiyle 271 farklı milletvekili bu görüşmelere katıldı. Meclis’teki mevcut milletvekillerinin neredeyse yarısı, yani yüzde 46’sı, bütçe görüşmelerinde yer alarak görüşlerini ifade etti. Bu durum, bütçe görüşmelerinin ne kadar önemli olduğunu ve milletvekillerinin bu süreçteki katılımını gözler önüne seriyor.
Görüşmelerin en uzun mesaisi, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın bütçesi üzerinde yapıldı. Bu oturumda milletvekilleri tam 13 saat 56 dakika boyunca bütçe detaylarını tartıştı. Bunun yanı sıra, TBMM’nin 2026 yılı bütçesi, komisyonda en kısa sürede kabul edilen bütçe oldu ve sadece 9 saat 50 dakikada onaylandı. Bu durum, TBMM’nin kendi bütçesini hızlı bir şekilde kabul etme kabiliyetini gösteriyor. Ancak bu süreç, sadece zaman açısından değil, aynı zamanda tartışmalar açısından da oldukça hareketli geçti.
Bütçe görüşmeleri sırasında yaşanan olaylar, komisyonun dinamiklerini etkiledi. Zaman zaman tansiyonun yükselmesiyle birlikte, muhalefet milletvekilleri de yaratıcı eleştirilerde bulundu. Yanlarında getirdikleri piknik tüpü, traktör maketi, buğday, beyaz toros maketi gibi materyallerle bakanlık bütçelerine yönelik sert eleştirilerde bulundular. Bu tür yaratıcı malzemeler üzerinden bakanlarla ilginç diyaloglar yaşanırken, bütçe görüşmeleri adeta bir tiyatro sahnesine dönüştü. Muhalefet milletvekillerinin bu tür eylemleri, bütçe görüşmelerinin sadece sayısal verilerle değil, aynı zamanda toplumsal sorunlarla da bağlantılı olduğunu vurguladı.
Görüşmeler sırasında yaşanan diyaloglar, kamuoyunun dikkatini çekti. Örneğin, CHP Karabük Milletvekili Cevdet Akay’ın, Bakan Alparslan Bayraktar’a gösterdiği piknik tüpü ile halkın mutfağındaki durumu eleştirmesi dikkat çekti. Bakan Bayraktar’ın, “Doğal gaz kullanıyorlar, gerek yok” yanıtı ise tartışmanın seyrini değiştirdi. Aynı şekilde, CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba’nın Milli Eğitim Bakanı ile olan diyalogları da gündem oldu. Bu tür diyaloglar, milletvekillerinin halkın sorunlarına dair duyarlılığını ve bu sorunları gündeme getirme çabasını gösteriyor.
Tartışmalar sadece bütçelerle sınırlı kalmadı; siyasi söylem de gündeme geldi. İyi Parti Genel Başkan Yardımcısı Erhan Usta, Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun çalışmalarını eleştirerek TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’a yönelttiği eleştirilerle dikkat çekti. Kurtulmuş’un, “Ben bu vatana millete sevdalıyım” şeklindeki sert tepkisi, meclisteki tansiyonu daha da artırdı. Bu tür tartışmalar, siyasi gerilimlerin bütçe görüşmeleri sırasında nasıl ortaya çıktığını ve meclisin dinamiklerini nasıl etkilediğini gösteriyor.
Dışişleri Bakanlığı bütçe görüşmelerinde ise DEM Parti Milletvekili Ceylan Akca Cupolo’nun Bakan Hakan Fidan’a yönelik esprili yaklaşımı dikkat çekti. Cupolo’nun, Fidan’ın beyazlayan saçları üzerinden yaptığı esprili yorum, yalnızca gülümsemelere yol açmakla kalmadı, aynı zamanda mecliste bir nevi rahatlama sağladı. Bu tür anekdotlar, meclis çalışmalarının ciddiyetinin yanı sıra, zaman zaman espri ve mizahın da yer bulabileceğini gösteriyor.
Son olarak, bütçe görüşmelerinin sonunda, Fenerbahçe-Galatasaray derbi heyecanı bile mecliste hissedildi. CHP Rize Milletvekili Tahsin Ocaklı, bazı milletvekillerinin toplantıya katılmamasının nedenini derbiye atıfta bulunarak açıkladı. Bu durum, meclisteki sosyal dinamiklerin ve gündelik yaşamın nasıl etkileşime girdiğini gösteriyor. Ayrıca, CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer’in, zamanın hızla geçtiğine dair yaptığı espri, bu yoğun maratonun içinde bile bir nebze gülümsemeye neden oldu.
Sonuç olarak, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’ndaki 40 günlük görüşmeler, sadece bütçe tartışmalarından ibaret olmayıp, toplumun çeşitli kesimlerinin sorunlarını gündeme getiren bir platform haline geldi. Milletvekillerinin bu süreçteki katılımı ve yaratıcı eleştirileri, meclisin işleyişine dair önemli ipuçları sunuyor. Bu yoğun mesai, aynı zamanda Türkiye’nin siyasi ve toplumsal dinamiklerinin de bir yansıması olarak değerlendirilebilir. Meclisin bu tür tartışmalarla, halkın sorunlarına daha yakın olabileceği umudunu taşımak, gelecekteki bütçe görüşmelerinin de daha etkin geçmesini sağlayabilir.
Yorumlar
Toplulukla düşüncelerini paylaş
İlk yorumu sen yaz.